Karabük
Kentte yaşayan 37 yaşındaki evli ve 2 çocuk annesi Anıl Demir, 10 yıl önce çocuklarının doğumuyla doğal ürünlerle tanıştı.
Çeşitli çiçek ve meyvelerden evinde geleneksel yöntemlerle sirke ve sabun üreten Demir, ürünlerinin beğenilmesi üzerine internet üzerinden satışa başladı.
Herkese faydalı olmak amacıyla ürünlerini daha da çeşitlendiren Demir, sirke ve sabunlarını yaklaşık 6 ay önce Safranbolu Kadın Üretici Pazarı'nda da satışa sundu.
"Yenilebilir her çiçek ve meyveden sirke yapabiliyorum"
Anıl Demir, AA muhabirine, yaklaşık 10 yıldır doğal yöntemlerle sirke ve sabun yaptığını anlattı.
Arkadaşlarının herkese faydalı olmak amacıyla işlerini geliştirmesini tavsiye ettiğini belirten Demir, "Böylece önüm açıldı. Son 6 aydır Safranbolu'da kadın üretici pazarında tezgahımız var. Pazarda doğal ürünler satıyoruz. Diğer arkadaşlar da ürettiği ürünleri pazara getiriyor." dedi.
Demir, yaklaşık 20-25 çeşit sirke ürettiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Yenilebilir her çiçekten ve meyveden sirke yapabiliyorum. Elma, armut, alıç ile gül, leylak, şeftali ve kiraz çiçeğinden sirke yapıyorum. Gül sirkesi, mayısta Isparta'dan getirttiğimiz gülle yapılıyor. Bu sirke, sirkelerin baş tacı. Bu sirkenin içinde Isparta gülü, su, bal, zemzem, nisan yağmuru, yağı alınmamış gül ve ıtır suyu var. Çok masraflı bir sirke."
Sirke yaparken dağlardan getirdiği su ile organik bal kullandığını anlatan Demir, "Doğal meyveleri cam kavanozlarda bal ve canlı suyla fermente ediyoruz. Sirke yaz aylarında 2, kış aylarında 4 ayda süzülüyor. Sirke süzüldükten sonra ne kadar çok beklerse, daha çok kıymetlenir." dedi.
Demir, sirkelerin cam şişelere koyulması gerektiğini belirterek, bu şişelerin kimyasallarla dezenfekte edilmemesini önerdi.
"Bütün kadınlar çalışsın ve üretsin"
Sirkenin yanında sabun da ürettiğini anlatan Demir, şunları kaydetti:
"Bitkilerin yağlarını çıkarıp 40 gün bekletip doğal sabunlar yapıyorum. Sirkelerim ve sabunlarım, evde doğal ortamda yapılıyor. Bunları Safranbolu'da kadın üretici pazarında satışa sunuyoruz. Bu yolla aile bütçesine de katkıda bulunuyorum. Bütün kadınlar çalışsın ve üretsin. Her şey bir şişeyle başladı. Siz de üretin, gençler üretsin, üretken gençlik olsun. Bu yolla ülkenin kalkınmasına da katkıda bulunurlar."
Demir, atık yağlardan Arap sabunu da yaptığını belirterek, "İnsanlar kızartma yağlarını lavaboya döküyorlar. Ben de farkındalık oluşturmak adına kızartma yağlarını bana getirmelerini söylüyorum. Onları Arap sabununa çeviriyorum, bununla temizlik yapabilirler." diye konuştu.